Bir ömürde başka hayatlar yaşamak pekala mümkün. Ama bu sanırım lükse kaçan imkanlarınız yoksa anca minimalist ve idealist bir şekilde meydana gelebilir. İnsanı makine olmaya iten modern düzene karşı kaçacak yerimiz yok denecek kadar az. Yine de her şey tam olarak bitmiş değil. İstediğimiz kadar uzağa gitmek için belki de ihtiyacımız olan tek şey biraz zaman iyi kitaplar veya başarılı belgeseller. Bu kulağa çok basit gibi gelse de modern insanın dünyaya ve evrene dair kendisinden öncekilerle hiçbir şekilde karşılaştırılamayacak kadar bilgisi var. Yani belki Kuzey Kutbunu keşfeden siz olmayacaksınız ama yaşananlar hakkında en detaylı bilgiyi elinizdeki bilgisayar veya cebinizdeki telefon ile 2-3 saniyede elde edebilirsiniz. Aynı şekilde Avrupa’da veba salgını hakkında kısacık sürede sanki dönemi yaşarmışcasına bilgi edinmek mümkün. Gezegenin diğer ucunda neler oluyor gerçek zamanlı olarak gelişmeleri takip etmek ihtimal dahilinde. Bunun gibi mucizeleri değerlendirerek gündelik hayatın zindanından bir nebze de olsa sanki kaçılabilir. İnsan makinenin bir dişlisi olmak için bu dünyaya gelmedi. İnsanlığın başarılarına dair senelerce tarih, felsefe, sosyolojik okuduktan sonra sadece belirli bir yaşayış tarzına mahkum olmak çok kahredici bir durum. Kendime düşünceler diyip kafamızda kendi dünyamızı inşa etmek mutluluğa giden yolda atılan küçük bir adım olabilir mi ?
Tutkuyla bağlanmaya değecek ne bulabiliriz bu kısa ömürde ? Bu kadar aksiyon dolu hayatları televizyon, sosyal medya vb mecralardan takip etmekten normallikten kopar olduk. Şaşırma yetimizi kaybedeli çok olmadı mı ?. Hayat biz gelecek için planlar yaparken başımızdan geçenlerdir demişti ya Lennon aslında bu sadece belirli durumlar için geçerli yani hayatın hepimiz için ayrı ayrı özel planları yok. Çoğu insan ot gelip saman gidiyor demek daha doğru olur. Zira özellikle vizyonsuzluğun ve geleneğin temel prensip olduğu toplumlarda birinci vitesten ikinci vitese geçen insan sayısı çok az. Yeni yorumlar, farklı ufuklardan mahrum yaşamlar kendilerine verilen sürenin sonuna gelince heder olup gidiyorlar ve bunun adı ”Yaşamak” oluyor.